ARAŞTIRMA - Beşinci nesil sorti


beşinci nesil, F 22, F 35, J 20, jet, KF-X, Lockheed Martin, McDonnell Douglas, Mikoyan, Mitsubishi ATD-X, Northrop, savaş uçağı, Sukhoi, uçak Edit posts?
"Hava kumandasına sahip bir düşmana karşı savaşmak zorunda kalan, en modern silahlara sahip olsa bile, ancak modern Avrupa askerlerine karşı dövüşen bir vahşi kadar başarı oranına sahiptir." Müttefik kuvvetlerin “Çöl Tilkisi” lakabıyla andığı Nazi Generali Erwin Rommel, hava kuvvetlerinin etkisini bu sözlerle anlatıyordu. Çünkü Britanya üzerindeki yetersiz hava üstünlükleri, Naziler’in adayı işgalini imkânsız kılmış ve savaşın seyrini değiştirmişti. Almanlar, II. Dünya Savaşı’nın sonuna doğru hizmete soktukları ilk jet avcı uçağıyla (Messerschmitt Me 262) kaderlerini belki değiştiremediler fakat havacılıkta yeni bir dönemin kapılarını araladılar.
Birinci nesil savaş jetleri, kullanılabilir yaşam süreleri saatlerle sınırlı, motorları kırılgan ve hantal, kısaca mükemmellikten uzak makinelerdi. Ancak aradan geçen sürede tüm bu handikaplar bugün artık birer nostaljik ayrıntı. Başını ABD ve SSCB’nin çektiği iki kutuplu dünyada dört jet uçağı nesli havalandı. Bugün kapışma beşinci nesilde. Üstelik Çin ve Hindistan gibi toplandığında nüfusları neredeyse dünyanın yarısı eden iki güçlü figür daha var yarışta. Dün hız için kafa yoran mühendisler bugün görünmez olmanın peşinde. Radara yakalanmadan uçmak beşinci nesil jetlerin olmazsa olmaz özelliği. Amerika bir adım önde. Zira aktif olarak kullanılan tek beşinci nesil uçak F 22 Raptor’a sahip. Diğerleri ise ya geliştirme aşamasında ya da yeni yeni test için havalanıyorlar. 
Ya kodlar ya iptal 
Peki, Türkiye resmin neresinde? Durumu “şimdilik belirsiz” diye bir kenara not edelim. Jet filosunun omurgasını, yani elindeki dördüncü nesil F 16’ları geleceğin avcı uçağı F 35’lerle değiştirmek isteyen Türkiye, 1998’den bu yana Müşterek Taarruz Uçağı Projesi’nin (JSF) ana ortağı. 100 uçak için 11 milyar dolar bütçe ayırmıştı. Fakat gövdesine Türk bayrağı işlenmiş ilk uçağı 2015'te teslim almayı planlarken önce maliyetler gerekçe gösterilerek 4 milyar dolarlık ek faturayla yüzleşmek zorunda kaldı. Diğer masraflarla birlikte rakamın 16 milyar dolara ulaşacak olması da cabası. Bir başka deyişle bir F 35’in maliyeti proje başlarken 60 milyon dolardı, şu anda ise en iyimser tahminle 160 milyon dolar. Üstelik Türkiye bu maliyeti göğüslemeyi kabul etse bile asıl soru işareti, teknoloji transferinde. Türk tarafı ısrarla F 35’in uçuş kodlarını isterken Pentagon da aynı kararlılıkla bu talebe kırmızı ışık yakıyor. Amerikan yönetimi aslında açıkça, “Bu uçak ile istemediğim hiçbir hedefi vuramazsın” diyor. İlginç olan ise Ankara’nın endişelerinin sürpriz bir isim tarafından teyit edilmesi… Geçtiğimiz ay Amerikan Crash dergisine konuşan Yunanistan Başbakan Yardımcısı Teodoros Pangalos, neredeyse Türkiye’nin ekmeğine yağ sürdü: “Dışişleri Bakanı olduğum dönemde yaşanan (1996) Kardak krizinin sona ermesinde önemli payı bulunan ABD’li diplomat Richard Hollbrooke ile beş-altı yıl sonra New York’ta buluştuk. Bana, Amerikalıların, Türk ve Yunan savaş gemilerinden fırlatılacak roketlerin hedefi vurmaması için tüm Ege’yi elektronik cihazlarla kilitlediklerini anlattı. Amerikalılar tüm tedbirleri almıştı.” Türkiye’nin başına gelenler bu tip projelerde yaşananlara basit bir örnek sadece… Ek faturalar, siyasi ve askeri ilişkiler, teknoloji casusluğu gibi etkenler düşünülünce, bu alanda bürokrasiye mühendislikten daha fazla iş düştüğünü söylemek yanlış olmaz herhalde. İşte teknolojinin ve siyasetin gölgesinde ortaya çıkmaya hazırlanan beşinci nesil jetler ve özellikleri.
 
 


YF 23 (ABD)
Beşinci nesil olarak Northrop/McDonnell Douglas tarafından üretilmesi planlanan YF 23’ler ilk uçuşunu 1990’da yaptı. Amerikan Hava Kuvvetleri’nin beşinci nesil uçak olarak Lockheed Martin tarafından geliştirilen F 22 Raptor’ı seçmesi üzerine proje iptal edildi.


Mikoyan 1.44 (Rusya)
1.44, 1.42 veya MIG-MFI olarak da anılan uçak F 22 Raptor’a karşılık geliştirildi. 2000 yılında havalanan uçak Rusya’daki ekonomik sıkıntılardan dolayı prototipten öteye geçemedi. Ancak bilgi birikimi T 50 projesinde kullanıldı. Eurofighter Typhoon'un tasarımında bu uçağın kullanıldığı iddia edilirken J 20 ile MIG 1.44’ün benzerlikleri projenin Çin'e satılmış olabileceği şüphelerini de doğuruyor.


Mikoyan LMFS (Rusya)
Tek motorlu görünmez bir savaş uçağı projesi olarak hayata geçen Mikoyan LMFS’nin iptal edilen Mikoyan Project 1.44’ü temel aldığı öne sürülüyor. Operasyonel olarak 2020’de hazır olması beklenen Mikoyan LMFS’nin Sukhoi T 50’den yüzde 30 daha hafif olacağı belirtiliyor.


Sukhoi 47 (Rusya)
Deneysel bir avcı uçağı olan Sukhoi Su-47 Berkut’un kaderi T 50’nin elde edeceği başarıya bağlı. Uzun yıllardır seri üretime hazır şekilde bekleyen uçak, şimdilik T 50 projesinin bir parçası olarak değerlendiriliyor. T 50’den elde edilecek sonuçlara göre kullanılıp kullanılmayacağı belli olacak uçağın, ağır bir tekrar tasarlamaya ihtiyaç duyacağına kesin gözüyle bakılıyor.


Mitsubishi ATD-X (Japonya)
Japonya Hava Kuvvetleri’nin ihtiyaçları doğrultusunda 2007’de başlayan ATD-X projesinin ana yüklenicisi Mitsubishi Heavy Industry. Uçağın ilk uçuşu için planlanan tarih ise 2014. Görünmezlik özelliğine sahip olacak uçak, çift motorlu ve tek mürettebatlı olarak düşünülüyor.


Advanced Medium Combat Aircraft (Hindistan)
Advanced Medium Combat Aircraft yani Orta Menzilli Savaş Uçağı projesi, LCA Tejas'ın üreticisi Hindustan Aeronautics Limited tarafından henüz konsept tasarım aşamasındaki bir proje. LCA ile kazanılan teknoloji ve tecrübe ile Hindistan beşinci nesil yerli bir uçağa sahip olmak istiyor. Hindistan hava ve deniz kuvvetlerinin potansiyel alıcı olduğu proje kapsamında 150’yi aşkın uçak üretilmesi planlanıyor.


KF-X (Güney Kore)
2001’de başlatılan ve 2020’lerden itibaren Güney Kore Hava Kuvvetleri’nin bel kemiğini oluşturacak KF-X’lerin (Korean Fighter–X) en son teknoloji ürünü silah, sensör ve görünmezlik özellikleriyle donatılması düşünülüyordu. Ancak maliyetin 10 milyar doları aşacağı ortaya çıkınca KF-X için ortak aranmaya başlandı. Endonezya programa katılırken, milli savaş uçağı geliştirmek isteyen Türkiye’nin de sıcak baktığı ve İsveçli SAAB’a da teklif götürüleceği belirtiliyor.

Bu haber CNBC-e Business dergisinin Haziran 2011 sayısında yayınlandı.
« Önceki
 
Sonraki »
 

0 yorum:

Your comment / ARAŞTIRMA - Beşinci nesil sorti